Daha önce de “Öğrencilerin af talebini” dile getirmiştim. Gençlerden gelen yoğun talep üzerine bir kez daha seslerine ses olmak istedim. Gençler, eğitim hayatlarına devam edebilmek ve geleceğe umutla bakabilmek için en masum affı bekliyorlar. Gençlerin bu af beklentisi, sadece eğitimlerine devam etme isteği değil, aynı zamanda bir gelecek inşa etme arzusunun da bir yansımasıdır. Onların yanında durmak, desteklemek ve haklarını savunmak, daha aydınlık bir gelecek için atılacak önemli adımlardandır. Dünya genelinde nüfus dinamikleri, özellikle gelişmiş ülkelerde yaşlanan nüfus ve doğum oranlarının düşmesi gibi etkenlerle değişim göstermektedir. Bu durum, işgücü ve insan gücünün azalmasına yol açarak ülkelerin ekonomik ve sosyal yapıları üzerinde olumsuz etkiler oluşturuyor. Özellikle genç nüfusun eğitimine ve istihdama yönelik stratejiler geliştirmek, bu sorunların üstesinden gelmek için hayati bir önem taşımaktadır.  Ülkemizin geleceği için de gençlerimizin azami oranda işgücüne katılması son derece önemlidir. Deprem, pandemi ve maddi sıkıntılar gibi mücbir sebepler, birçok gencin eğitim hayatını olumsuz etkilemiş ve okulu bırakmalarına neden olmuştur. Türkiye'de uygulanacak bir öğrenci affı, gençlerin eğitim hayatına yeniden kazandırılması açısından son derece önemlidir. Bu af, eğitimdeki fırsat eşitliğini artırarak, gençlerin potansiyellerini gerçekleştirmelerine olanak tanıyacak ve işgücü piyasasına daha donanımlı bireyler kazandıracaktır. Böylece, hem bireylerin hayatında hem de ülkenin geleceğine olumlu katkılar sağlayacaktır. Gençlerin eğitim süreçlerine katılmaları, toplumun genelinde sosyal ve ekonomik kalkınmaya önemli bir ivme kazandıracaktır. Bu bağlamda; bugün sayıları 1,5 milyonu bulan “eğitim affı” bekleyen gençler, hem kendi hem de ülkemizin geleceği için eğitimlerini tamamlamak istiyorlar. Tıp, hukuk, diş hekimliği de dahil olmak üzere neredeyse tüm bölümlerden gençler her gün çeşitli platformalarda seslerini duyurmaya çalışıyorlar ve bir yıl daha kaybetmeden bu eğitim yılında eğitimlerine geri dönmek istiyorlar. Bu küresel ekonomik krizde; gençlerin eğitimlerine devam edebilmeleri, yukarıda da belirttiğim gibi hem kendi hayatları ve kariyerleri,  hem de toplumun geleceği için son derece önemlidir. Bu nedenle affın çıkması, gençlerin geleceğe umutla bakmalarını sağlayacak ve onları daha iyi bir yaşam için motive edecektir. Zira; Gençlerin yaşadığı zorluklar, ekonomik koşullar, sosyal baskılar vb. onların hayata tutunma çabalarını zorlaştırıyor. Bu nedenle; bu gençlerin sesi olmalı ve onların yanında durmalıyız. Onların taleplerini duyurmak, ihtiyaçlarını anlamak ve desteklemek, sadece bireysel değil, toplumsal bir sorumluluktur. Unutmayalım ki, gençlerimizin başarısı, toplumun başarısıdır.