Eskiden şenliklerde, kumpanyalarda falan cambazlar ip üstünde gösteri yaparlarmış. Saf, cahil vatandaşların paralarını çalmak için yankesiciler, bu cambazların gösterilerini fırsat bilirmiş. "Cambaza bak bee.. Ulannn nasıl yürüyor namussuz o ince ipte… Bak, baak!" diye yanındakilerin dikkatini o yöne çekip cüzdanlarını yürütürlermiş… Günümüzde de halkı uyutmak için bu yöntem, politikacılar tarafından çok sık kullanılmaya başlandı. Gündem saptırma, gerçek sorunları çaktırmadan gözden kaçırma yöntemidir bu… Muhalefet ve iktidar, ABD ve İngiliz emperyalistlerinin de baskısıyla bir “Terörsüz Türkiye Komisyonu” kurdular. BOP projesini uygulama alanına soktular. Tom Barrack, Türkiye için bir yol haritasını komisyondan önce çizmiş, şunları söylemişti: Osmanlı İmparatorluğundaki ‘millet sistemi’ yüzlerce yıl farklı grupların merkezi sistemde varlıklarını sürdürmelerine imkân verdi. Türkiye, bunların merkez noktası olabilir, Suriye’de gördüğünüz üzere. Suriye'de olanların büyük bir kısmı, Türkiye ve liderliği sayesinde gerçekleşiyor. Bu yönlendirmede Cumhuriyet, ülke bütünlüğü, ulus devlet, yani kısaca Lozan yok. Peki, ne var? Sevr var. Ümmetçilik var. “Osmanlı İmparatorluğundaki ‘millet sistemi’ ve farklı grupların merkezi sistemde varlıklarını sürdürmelerine imkân veren bölünmüş, parçalanmış federatif yapı… Yani bu anlayışa göre Kürt devleti ve başka devletçikler kurulmalı… Abdullah Öcalan’la birlikte öteki PKK canileri serbest bırakılmalı, gelip parlamentoda siyaset yapmalıdırlar... Bu gerçeği DEM milletvekilleri, dolayısıyla APO biliyor, ama Türk milleti bilmiyor. Onlara gizli. Oysa buna gelinceye dek ülkemizde o kadar çok sorun var ki… Ormanlar yanıyor. Yangın uçakları, yangın helikopterleri, gece ortalığı aydınlatan cihazlar yok. Alınmıyor. Neymiş efendim, pahalıymış… Diplomalar piyasada peynir ekmek gibi satılıyor, dağıtılıyor. Hâlâ belediye elemanlarına şafak operasyonları düzenleniyor. Yazarlar, milletvekilleri, başkanlar içeride… Savcılar, hâkimler iktidarın istemediği kararları verirse ya sürgüne gönderiliyor ya daha alt bir göreve atanıyor. Ana muhalefet Mecliste bunları araştırmak için önergeler vermiyor, veremiyor. Verse de işleme konmuyor. Çünkü parlamento görevini yapmıyor. Anayasa Mahkemesinin kararları uygulanmıyor. CHP, “Süreç komisyonuna” 29 maddelik bir demokratikleşme paketi sunmuş. 29 değil, 39 madde de sunsa bu iktidar demokratikleşme önerilerini uygulamaz. Bunu CHP de biliyor öteki muhalefet partileri de… Ama iktidar ve muhalefet, Türkiye’nin sorunlarını unutturmak için şimdi ipte “Terörsüz Türkiye Cambazı”nı oynatıyorlar. Saf vatandaş da öyle seyrediyor… Ülkemiz çamura battı. Batağa saplandı. Vatanımızı yaşanmaz hale getirdiler. Dert üstüne dert… Ev kiraları maaşları ikiye, üçe katladı… Bu kadar sorun dururken onlar ipte cambaz oynatıyorlar… Her sabah “Bugün piyasalar, pazarlar oldu, ne olacak” diye gözümüzü güne açıyoruz. Markete, pazara gitmeye korkuyoruz. Çünkü her gün, her şeye zam geliyor. Emekliye, memura, çalışana kaşıkla verdikleri zammı, kepçeyle geri alıyorlar…  Bu sene hiç kiraz yemedik. Etin, balığın adını unuttuk… Bizi yönetenlerde hiç sıkılma da kalmadı. Memur-Sen hükümetten 2026 yılı için %88, 2027 yılı için ise % 46 zam istedi. İktidar, ilk altı ay için yüzde 10, ikinci altı ay için yüzde 6 zam önerdi. İlgili bakan gülümseyen bir çehreyle bunu ilan etti. Onlar bir taraftan da bize ipte cambaz seyrettirmeye devam ediyorlar…