Duygu ve düşünceleri daha açık ifade etmek, cümlenin yapısını ve duraklama noktalarını belirlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek üzere noktalama işaretleri kullanılır. Noktalama işaretleri ait oldukları kelimelere bitişik yazılır ve kesme (’) dışındaki işaretlerden sonra bir harf boşluğu ara verilir.
Oku! Baban gibi eşek olma. (Babayı eşek yapmış)
Oku! Baban gibi, eşek olma. (Baban gibi okumuş adam ol.)
İhtiyar adama seslendi. (Birisi, ihtiyar bir adama seslenmiş.)
İhtiyar, adama seslendi. (İhtiyar biri, adamın birine seslenmiş.)
***
“Bed asla necâbet mi verir hiç üniforma
Zerdûz palan ursan eşek yine eşektir”
Yani “İnsanın aklı kötü olursa üniforma ona iyilik getirmez. Altın işlemeli palan vursan, eşek yine eşektir” dizelerinin ise Ziya Paşa’ya ait olduğu bilinmektedir.
Bugün Suriye’nin başına geçen herkes bir üniforma giyerek güçlü olduğu imajı veriyor. Üniformayı giydiren terzi kendi söküğünü dikecek mi?
Radikal cihatçı örgüt Heyet Tahrir eş-Şam’ın (HTŞ) lideri Ebu Muhammed el Golani (Ahmed eş-Şara), IŞİD ve El Kaide geçmişini gizleyerek İdlib’de yeni bir imaj çizdi.
Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) başına 10 milyon dolar ödül koyduğu Golani, cihatçı geçmişini de reddediyor.
HTŞ lideri Golani’nin dönüşümü yeni değil, yıllar içerisinde dikkatlice gerçekleştirilen bir projenin parçası. Ortadoğu'da yeni oyunlar dönüyor. Bazı liderler emperyalizm amaçları doğrultusunda kullanılıyor. Golani’nin yaşadığı dönüşüm sadece yaptığı açıklamalar ya da uluslararası basına verdiği röportajlarla değil, fiziksel görünümüyle de açıkça görülüyor.
"Eşeğe binip hava atan, ata binerse aklını kaybeder" (William Bayliss)
İster solcu, ister sağcı, ister İslamcı olun, hangi inanca bağlı olursanız olun, hangi kimliğe sahip olduğunuzu hissediyorsanız edin ama önce sizin gibi olmayan başkalarının da düşüncelerine, hayat tarzlarına, fikir ve inanç hürriyetlerine saygı gösterin, demokrat olun. Bunu sağlamanın tek yolu, eğitimli olmaktan geçer. Eğitim dediysek, öyle sıra, sıra diplomalar, unvanlar, kariyerler şart değil, aileden başlayan temel eğitiminiz sağlam olsun yeter. Temel eğitiminiz sağlamsa, düşünme, analiz edebilme, fikir yürütebilmeyi öğrenebildiyseniz gerisi zaten gelir.
Ziya Paşa’nın ünlü bir sözü vardır “mektep cehaleti alır, merkeplik baki kalır”. Yeni nesiller bu sözü “tahsil cehaleti alır, eşeklik baki kalır” diye söylerler. Estağfurullah, kimseye hakaret etme niyetinde değilim. Hele hele, Türkçemizde hakaret sözü olarak kullandığımız, belki de hayvanlar âleminin en güzel gözlü, ana sütüne eş değer saydığımız sütü olan, yıllarca yükümüzü taşıyan, insanoğluna hiçbir şey beklemeden hizmet eden o sevimli hayvana hakaret etmek asla kastımız değildir.
EŞEK OĞLU EŞEK
Bir zamanlar, Arap ahırlarından birinde bir grup eşek yaşardı. Bir gün, bir eşek yemek yemeyi reddetti ve vücudu zayıfladı, kulakları sarktı ve neredeyse yere düşecek kadar güçsüzleşti. Baba eşek, oğlunun durumunun her geçen gün kötüleştiğini fark etti ve nedenini anlamak istedi.
Oğluna yalnızca onunla konuşmak için geldi ve kötüleşen fiziksel ve ruhsal durumunu anlamaya çalıştı.
Ona sordu: "Neyin var oğlum? Sana en iyi arpayı getirdim ama hala yemeyi reddediyorsun. Bana neyin var onu söyle? Neden kendine bunu yapıyorsun? Seni rahatsız eden biri mi var?"
Oğlu başını kaldırdı ve babasına şöyle dedi: "Evet baba, insanlar..."
Baba eşek şaşırdı ve oğluna sordu: "İnsanların neyi var oğlum?"
Oğlu cevap verdi:
"Biz eşeklerle alay ediyorlar. Her biri kötü bir şey yaptığında ona 'eşek' diyorlar. Biz gerçekten böyle miyiz? Aptallarını eşek olarak tanımlıyorlar ama biz böyle değiliz baba. Biz yorulmadan çalışırız, anlarız ve duygularımız var."
Baba eşek, oğlunun bu kötü durumunda nasıl cevap vereceğini bilemedi, ama kulaklarını sağa sola hareket ettirerek oğlunu ikna etmeye çalıştı.
"Oğlum, insanlar Allah tarafından yaratılmış ve diğer yaratıklardan üstün kılınmışlardır, ama kendilerine çok zarar verdiler ve bize, eşeklere de zarar vermeye başladılar!
Örneğin, hayatında hiç kardeşinin parasını çalan bir eşek gördün mü?
Diğer eşeklere sadece zayıf oldukları veya söylediklerini beğenmedikleri için işkence eden bir eşek gördün mü?
Renk, cinsiyet ve dil ayrımcılığı yapan bir eşek gördün mü?
Neden toplandıklarını bilmeyen eşeklerin zirvesini duydun mu?
Amerikalı eşeklerin, arpa elde etmek için Arap eşekleri öldürmeyi planladığını duydun mu?
Yabancı bir ülkeye ajanlık yapan ve kendi ülkesindeki eşeklere karşı komplo kuran bir eşek gördün mü?
Ailesini mezhepsel temelde ayıran bir eşek gördün mü?
Tabi ki, eşekler dünyasında böyle insanlık suçları duymadın!"
Ama insanlar, yaratılışlarının hikmetini bilmiyorlar ve buna göre hareket etmiyorlar! Bu yüzden oğlum, eşek aklını kullanmanı istiyorum ve başımı ve annenin başını yüksek tutmanı istiyorum. Sen "Eşek oğlu eşek olarak kal."
"Oğlum, bırak ne derlerse desinler. Bizim için gurur kaynağı olan şey; " yalan söylemememiz, öldürmememiz, çalmamamız, dedikodu yapmamamız, küfretmememiz ve yaralı ve ölüler arasında sevinçle dans etmememizdir."
Bu sözler oğul eşeği etkiledi ve arpayı yemeye başladı ve şöyle dedi:
"Evet, baba, senin gibi kalacağım. Eşek oğlu eşek olmaktan gurur duyacağım ve toprak olacağım, insan ve taşların yakıt olduğu cehenneme girmeyeceğim."
Bir söz vardır.
Ortadoğu’da ve komşularımızın topraklarında at koşturanlar çoğaldı. Yeni Arap atları ve yeni yetme T. E. Lawrence ayak sesleri geliyor. Mahşerin Üç Atlısı yola koyuldu. Sakın ha liderler duymasın...
Atı alan Üsküdar’ı geçecek…
*(Iraklı şair Ahmed Matar tarafından yazılmıştır!)
