- Nerde o eski bayramlar!
- Eski bayramların tadı, tuzu kalmadı…
Sözlere yabancı değiliz. Giden geleni aratıyor. Büyüklerimizden bize kalan miras.
Vatandaşın kurbanlıkların fiyatını görünce ortaklık başlamadan düzenin bozduğu; fırsatçılara gün doğmadan batıyor. Arife günü kasapların yüzü hiç gülmüyor. Nasıl gülsün ki. Kimi siftah yapmadan kapıyor.
Belki kıyma çekenler gelir diye yol gözleyenler. Konu komşuya göz hakkı verirken bile eki titreyen ve bol kemikli, yağlı tarafından pay verilirse ne âlâ…
Komşusu aç, açık yatsa bile umurunda değil kimsenin. Bayramlaşmak bile lüks oldu. Kısa mesajlarla yetinmek en doğrusu.
İnsanın deli olmaması içten değil. Çocukların kapı, kapı dolaşıp bayram şekeri toplaması, cep harçlığı alması…
Keşke deliye her gün bayram olmasa. Atasözleri ve deyimler yok olma tehlikesinde. Delirsek bile bayramın anlamı kalmayacak.
Her fırsattan yararlanarak bayrammış gibi davrananlara ve her şeyi eğlenceli yönden alanlara söylenen bir söz.
Muzaffer İzgü’nün mizah öykülerinden oluşan Deliye Her Gün Bayram okuyanları mutlu ve umutla dolduracağına eminim.
Deliye Her Gün Bayram Nasrettin Hoca Ödülü'nü kazanan bir öyküyle birlikte, eşdeğerde birçok öykünün yer aldığı bu kitap, yıllardır içinde yaşadığımız boğuntu ve gerilim ortamının, gerçekte ne denli komik öğelerden oluştuğunu şaşırtıcı bir biçimde sergiliyor.
Muzaffer İzgü, Adana'da doğdu (1933). Diyarbakır İlköğretmen Okulu'nu bitirdikten sonra, uzun yıllar Türkçe öğretmenliği yaptı. Bu görevden kendi isteğiyle emekliye ayrıldı (1979). İlk gülmece öykülerini Akbaba dergisinde yayımladı. Daha sonra, çeşitli gazetelerde öyküleri çıktı. Roman, çocuk kitapları ve oyunlar da yazan İzgü, gülmece öyküleriyle tanındı. Öykülerinin çoğu, radyoda ve tiyatrolarda oyunlaştırıldı. Zıkkımın Kökü ve Ekmek Parası isimli kitaplarında kendi hayatından kesitlere yer veren Muzaffer İzgü, 26 Ağustos 2017 tarihinde aramızdan ayrıldı.
Günümüz mizah öykü yazarlarından Ayten Kaya Görgün’ün yeni eseri Öküzçeker’i şiddet içermeden okumanızı isterim. Ankaralı öykücülerine sahip çıkmalı…
Roman, öykü ve senaryolarıyla tanıdığımız Ayten Kaya Görgün’ün kalemi, yeni kitabı Öküzçeker’de yine teklifsiz, içten, komik ve cesur. Yazarın, kalabalık ve coşkulu bir sohbetin kulak misafiriymiş gibi hissettiren anlatımıyla akıp giden öyküler hem ironik hem politik.
Daha önce yayınlanan Kimseye Söylemedim, Arıza Babaların Çatlak Kızları, Çatlak Kızlar Sağlam Kapıda Üstelik yine ağlamadan, yazıklanmadan, o kendine özgü ışıltılı, şenlikli, mizahi diliyle ile devam ettiriyor. …
Kitabın tanıtım yazısı şöyle:
Bir uzun hırkanın, mektubun ya da Eşe Bibi’nin anlattığı masalın temsilleri ise ülke panora-masında çok tanıdık. Görgün, öykü imbiğinden süzdüklerini samimiyetle yazmaya devam ediyor.
Karşısında hâlâ ağlayan Feyza’ya baktı, “Abla niye ağlıyorsun, bundan kurtulduğuna bayram etmelisin.”
“Ben kendime, geçen zamanıma ağlıyorum Gonca. Kendime çok kızıyorum, neden ilk yamuklarını gördüğümde bırakıp yoluma gitmiyorum da hep umut ediyorum. Bak üstelik kurtulamıyorum da. Ben nasıl bir otum ki karşıma hep öküz çıkıyor Gonca?”
Kitaba ulaşabileceğiniz kitapevleri ve web sitesi.
https://www.everestyayinlari.com/kitap/okuzceker-ayten-kaya-gorgun/475748
Bizim bayramlarımız kitap delisi olmamızdan kaynaklı.
