Hamdi Özdemir
Köşe Yazarı
Hamdi Özdemir
 

Bir Salıncağın Gölgesinden; Bekir COŞKUN'A...

“Bu aylarda renk çiçekten ayrılır… Güneş kumdan… Menekşe kırmızıdan… Ve biz Bekir Coşkun’dan…” Her Ekim, onun yazısını beklerdim. Bir gün, okulun kantininde otururken Ahmet sordu: Hamdi, Bekir Coşkun bugün ne yazacak? Ben de dedim ki: Ayrılığı yazacak, dedim. Ama öyle bir yazacak ki, biz de ayrılırız kendimizden Her cümlenin sonuna noktalar koyardı. Artı iki damla Biz, onu sevenler bu sene onun cümlesinin sonuna bir teras ekliyoruz. Boş bir salıncak, rüzgarla sallanıyor. Küçük köpek hâlâ koşuyor kumsalda. Koşunca gelecek sanıyor. Ama ben biliyorum: Bekir Coşkun artık bir mevsimdir. Bir gün sokakta karşılaşsaydık kesinlikle sorardım? Bekir Abi, bu halk seni neden bu kadar seviyor? Gülümserdi muhakkak, gözlüğünü düzeltir: Çünkü ben onların sevincini-utancını da yazıyorum, gülüşünü de. Peki ya korkularını? Onları da yazıyorum. Ama kedilerin gözünden. Gazete köşesinden bir halkın vicdanına, Bir sokak kedisinin gözünden bir ülkenin haline bakabilen adamdı o. Kalemiyle hem güldürür hem utandırırdı hem sorgulatırdı. Bir çınar gibi dururdu: gölgesiyle korur, sesiyle sarsardı. Onun yazılarında çocuklar vardı, anneler vardı, kadınlar ve hayvanlar vardı Sokak ta ona soracağım soruya derdi ki: Hamdi, anneler ağlarken yazı yazılmaz. Neden, diye sorduğumda? Çünkü o zaman yazı da ağlar, kimse okuyamaz. Yapraklar dalından ayrılırken, Biz de biraz daha yalnız kalırdık. Bugün onun anısına bir sandal bırakıyorum denize. Üzerine bir gazete, bir kalem, bir menekşe. Ve bir not: “Bizi unutma!..” Ama sandal uzaklaşırken, Bir mahalleli kadın mendilini sallıyor ardından. Bir çocuk, “Bekir Amca!” diye bağırıyor. Bir kedi, gazetenin üzerine kıvrılıyor. Bir adam, sessizce ağlıyor ama gözlüğünü siler gibi yapıyor. Bir sokak lambası, gündüz vakti yanıyor. Çünkü bazı ayrılıklar gece gibidir. Ve biz, onun yazılarını hâlâ okur gibi yapıyoruz. Bir gazete köşesinde değil belki, Bir çay ocağının duvarında, Bir okulun bahçesinde, Bir annenin fısıltısında… Bekir Coşkun artık bir sonbahar mevsimdir. Ekim ayı onunla başlar. Ve bizler, onun sevenler bıraktığı yerden devam ederiz: Bir kalemle, bir vicdanla, bir salıncakla Ve belki bir gün, bir çocuk bana sorar: Bekir Coşkun kimdi? Ben de derim ki: Bir halkın kalbinde hâlâ sallanan salıncak…
Ekleme Tarihi: 20 Ekim 2025 -Pazartesi

Bir Salıncağın Gölgesinden; Bekir COŞKUN'A...

“Bu aylarda renk çiçekten ayrılır…
Güneş kumdan…
Menekşe kırmızıdan…
Ve biz Bekir Coşkun’dan…”

Her Ekim, onun yazısını beklerdim.
Bir gün, okulun kantininde otururken Ahmet sordu:
Hamdi, Bekir Coşkun bugün ne yazacak?
Ben de dedim ki:
Ayrılığı yazacak, dedim. Ama öyle bir yazacak ki, biz de ayrılırız kendimizden

Her cümlenin sonuna noktalar koyardı.
Artı iki damla
Biz, onu sevenler bu sene onun cümlesinin sonuna bir teras ekliyoruz.
Boş bir salıncak, rüzgarla sallanıyor.
Küçük köpek hâlâ koşuyor kumsalda.
Koşunca gelecek sanıyor.
Ama ben biliyorum: Bekir Coşkun artık bir mevsimdir.

Bir gün sokakta karşılaşsaydık kesinlikle sorardım?
Bekir Abi, bu halk seni neden bu kadar seviyor?
Gülümserdi muhakkak, gözlüğünü düzeltir:
Çünkü ben onların sevincini-utancını da yazıyorum, gülüşünü de.
Peki ya korkularını?
Onları da yazıyorum. Ama kedilerin gözünden.

Gazete köşesinden bir halkın vicdanına,
Bir sokak kedisinin gözünden bir ülkenin haline bakabilen adamdı o.
Kalemiyle hem güldürür hem utandırırdı hem sorgulatırdı.
Bir çınar gibi dururdu: gölgesiyle korur, sesiyle sarsardı.

Onun yazılarında çocuklar vardı, anneler vardı, kadınlar ve hayvanlar vardı
Sokak ta ona soracağım soruya derdi ki:
Hamdi, anneler ağlarken yazı yazılmaz.
Neden, diye sorduğumda?
Çünkü o zaman yazı da ağlar, kimse okuyamaz.

Yapraklar dalından ayrılırken,
Biz de biraz daha yalnız kalırdık.
Bugün onun anısına bir sandal bırakıyorum denize.
Üzerine bir gazete, bir kalem, bir menekşe.
Ve bir not: “Bizi unutma!..”

Ama sandal uzaklaşırken,
Bir mahalleli kadın mendilini sallıyor ardından.
Bir çocuk, “Bekir Amca!” diye bağırıyor.
Bir kedi, gazetenin üzerine kıvrılıyor.
Bir adam, sessizce ağlıyor ama gözlüğünü siler gibi yapıyor.
Bir sokak lambası, gündüz vakti yanıyor.
Çünkü bazı ayrılıklar gece gibidir.

Ve biz, onun yazılarını hâlâ okur gibi yapıyoruz.
Bir gazete köşesinde değil belki,
Bir çay ocağının duvarında,
Bir okulun bahçesinde,
Bir annenin fısıltısında…

Bekir Coşkun artık bir sonbahar mevsimdir.
Ekim ayı onunla başlar.
Ve bizler, onun sevenler bıraktığı yerden devam ederiz:
Bir kalemle, bir vicdanla, bir salıncakla
Ve belki bir gün, bir çocuk bana sorar:
Bekir Coşkun kimdi?
Ben de derim ki:
Bir halkın kalbinde hâlâ sallanan salıncak…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (12)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
kemal
(20.10.2025 13:33 - #3991)
kaleminize sağlık
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Erol Güneş
(20.10.2025 13:37 - #3992)
Çok güzel olmuş hocam kalemine saglik
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Mdalmis
(20.10.2025 13:53 - #3993)
Kaleminize sağlık
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Menekşe Çağlayan
(20.10.2025 14:05 - #3994)
Yüreğine , kalemine sağlık …
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Gönül ARINÇOĞUZ
(20.10.2025 14:38 - #3995)
Kaleminize, YÜREĞİNİZE SAĞLIK.. Selam ve Sevgiler.... Gönül ARINÇOĞUZ...
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sadegül alagoz
(20.10.2025 15:40 - #3996)
Canım dayıcığım yüreğine kalemine sağlık anısına saygıyla eğiliyorum
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Selvi Göktaş.
(20.10.2025 16:37 - #3997)
Ellerinize kaleminize sağlık Hamdı bey.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Dursun Akbaba
(20.10.2025 17:12 - #3998)
Hamdi kardeşim eski den çok kalabalık yoktu ve insanlar bir yerde kesin yolları bir yerde kesişiyor du senin dediğin gibi rahmetli değerli yazar Bekir Çoşkun beyle Nazim Hikmet de toplantıda karşılaştık gerçekten alçak gönülü her soruları cevaplıyor güler yüzlü bir insan dı mekanı cennet olsun
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Fidan Okyar sarıer
(20.10.2025 23:33 - #3999)
Işıklar içinde yatsın
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Fahri Berker
(21.10.2025 20:01 - #4002)
Ellerine sağlık
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
İnci
(22.10.2025 15:04 - #4005)
Köşesi olan halk yazarı, ruhu şad olsun, anma vesilesi oldunuz, teşekkürler
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Cavide Gürün
(26.10.2025 01:47 - #4027)
Yine cok guzel bir anlatim Hamdi.Okurken Bekir Coskunu gotur gibi oldum sanki.Ben de cok severdim guzel insan Bekir coskunu.Koşe yazilarini okurken hem dusundurur,hem de guldururdu bizleri.Rahmet ile aniyorum yurekli insani.Toprak onu incitmesin.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.