Azra Erhat’ın, Halikarnas Balıkçısı’nın, Eyüboğluların mavi yolculuklarını konuşacağız… İçim içime sığmıyor, Nurcan’la evlerine yürüyoruz Kaptan’ın çocuklarının… Tijen ve İsmail’in Fethiye Taşyaka’daki evlerine. İkinci kata çıktık, güleryüz, hoş beş ve ardından kahvelerimiz-sıcak çaylarımız geldi. Ali Kaptan bu gençlerin büyüklerinden biri… Hürriyet isimli teknesiyle gezdirmiş edebiyatın - sanatın dev isimlerini yıllarca. İsmail ve Tijen çifti 1960’lı yılların başlarında doğmuşlar. Büyük Yazarların 1970’lere doğru mavi yolculuklarında küçük yaşlardalar. Yine de anımsıyorlar o gezi yıllarını… Neredeyse ellerinde büyümüşler, Yaşar Kemallerin, Can Yücellerin, Balıkçı, Azra Erhat, Cengiz Bektaş, Eyüboğlu Kardeşlerin… Kaptan’ın oğlu Mustafa Eroğlu’nun, “Kaybolan Mavi” kitabını verdi, Tijen; adıma imzalatmış. Şimdi Marmaris’te yaşıyormuş, bırakmış mimarlığı. Çok severek aldım, Mavi Yolculuk rafımız giderek zenginleşmekte. Arada sözü Tijen ’in eşi İsmail aldı; Küçük yaşlardan beri tekneciliğin, denizciliğin içindeymiş, bir dönem Fikret Hakan’ın teknesini yönetmiş. İnanılmaz güzel anılarını dinledik, 12 Eylül günlerinden, korkulardan, kaygılardan, sonraki yıllara uzanan serüvenlere dek. Hüzünlendik, kültüre, bilime, sanata, öz değerlere dayanan o zamanki mavi yolculuklardan şimdiki ranta- lümpen yozlaşmaya evrilen betonculuğa… Ben de anlattım; mavi yolculuk tezinin anti-kapitalist turizm fikrini temsil ettiğini, Türkiye’nin tarihsel birikimini yoğurma çabası olduğunu… Balıkçı, Ege denizinin bütün güzelliğini, coşkusunu anlatmıştır, Aganta Burina Burinata (alt ve üst yelkenleri tut) isimli romanında. Sabahattin Eyüboğlu gerçek bir Türk hümanistidir. Anadolu halkına inanmış bir yurtsever. Mavi ve Kara’yı okuyun, çağdaş deneme edebiyatımızın baş yapıtlarından biri. Kitabın adının öyküsü gelecek yazıda. Mavi yolculuk anlatılmaz, yaşanır. Dün ile bugün çarpık bir çatışmanın içindedir. Sadece burada, kıyılarda değil, ülkenin her yanında. İnşaata dayalı model, kalkınmaya engel… Şimdi okuyorum, Kaybolan Mavi kitabını Ali Kaptan’ın oğlu Mustafa Eroğlu’nun. Bir belgesel, roman tadında resimlerle, mimari çizimlerle donatılmış. Elbette ki, böylesi kitapları; Azra Erhat’ın, Cevat Şakir’in, Şadan Gökovalı ’nın, Gürol Sözen ve Fahri Işık gibi ustaların yapıtlarıyla birlikte okumalıyız… Çok teşekkürler Sevgili Dostlarımız-akrabalarımız Tijen Hanım ve İsmail Beyler… Yeni mavi sohbetlerde ve yolculuklarda buluşmak dileğiyle. Yaşamda mavilerimiz hep çoğalsın… Güneş Ülkesi Likya’dan, Fethiye’den yazmaya devam edeceğim…