Prof. Dr. Bilal SAMBUR - Akademisyen - Araştırmacı - Yazar
Köşe Yazarı
Prof. Dr. Bilal SAMBUR - Akademisyen - Araştırmacı - Yazar
 

KARANLIĞI AYDINLATAN BİR İNSANLIK YILDIZI: AZİZ NESİN

Bitki olacaksam Çayır çimen olayım Aman baldıran değil Yol altında kalacaksam Gelin arabaları geçsin üstümden Çelik paletler değil Üstümde çocuklar koşuşsun Ne kaçan ne kovalayan Askerler değil Kerpiç yapacaksanız beni Okullarda kullanın Cezaevlerinde değil Soluğum tükenmez de kalırsa Islık öttürsünler Aman ha düdük değil Kalem yapın beni kalem  Şiirler yazan sevi üstüne Ölüm kararı değil Ölünce yaşamalıyım defne yapraklarında Sakın ola ki Silahlarla değil                   Aziz NESİN Karanlığın, kirliliğin, fanatizmin, şiddetin ve köhnemişliğin yozlaştırdığı, kısırlaştırdığı ve kararttığı bir dünyada edebiyatla, akılla, mizahla, akılla yeryüzünü güzelleştirmeye, verimli hale getirmeye ve yaşamdan tat almaya emeğiyle, aklıyla, bilgisiyle, çalışkanlığıyla ve yılmazlığıyla aydınlığa, gelişmeye, güzelliğe, akla ve ahlaka adanan bir ömür bırakan Aziz Nesin (20 Aralık 1915-6 Temmuz 1995), arkasında bir insanlık hikayesi bıraktı. Aziz Nesin, sadece tek bir kişinin hayatını yaşamadı. Bütün insanlık birikimini ve kültürünü yaşamaya, yaratmaya ve üretmeye çalışan insanlığın gerçek temsilcisiydi. Aziz Nesin, hayatı boyunca insan nasıl nasıl olur sorusuna insanca verilen cevabın ta kendisidir. O, hayatı boyunca adı ve soyadındaki gibi “Aziz NESİN?” sorusunun cevabını aradı ve bu soruya bir cevap oluşturmak için emek harcadı. Yaşamayı yazmak olarak tecrübe eden Aziz Nesin, roman, tiyatro, hikâye, şiir ve mizah başta olmak üzere bizlere yüz ondan daha fazla eser bırakmıştır. Aziz Nesin’in aklında, avuçlarında, kaleminde, hikayelerinde, mizahında, eserlerinde ahmaklaştırılan, akılsızlaştırılan, yobazlaştırılan, köhneleşen, kararan, kirlenen ve yozlaşan insanlığın, toplumun ve kültürün gerçekleri vardı. Aziz Nesin, farkında olduğu karanlık gerçekleri, daha aydınlık bir dünyayı düşünmemiz, duymamız ve düşlememiz için cesurca ve cömertçe önümüze saçtı. Aziz Nesin için dokunulmaz, tartışılmaz ve ulaşılmaz nitelikte hiçbir kişi, kurum, kaynak ve kimlik yoktu. İncelikli ve yaratıcı bir edebi mizahla, düşünceyle ve duyarlılıkla   hayata ve insana dair her şeye dokundu, onları deşifre etti ve insanları akılla, bilgiyle ve emekle kendileri başta olmak üzere bütün karanlık kurgular, kabuller, vehimler, yanılgılar ve yalanlar üzerine düşünmeye zorladı. Her şeyin arkasındaki kirlilikleri, aptallıkları ve karanlıkları görme, anlatma ve yazma konusunda Aziz Nesin’in olağanüstü bir yeteneği ve kapasitesi vardı. Aziz Nesin, hiçbir otoriteye teslim olmamayı, inanmak yerine eleştirel düşünmeyi, aptallık yerine akıllı olmayı, cehaletin konforu yerine bilgiyle ve akılla rahatsız olmayı tercih etti. Aziz Nesin’in eserlerinde ahmaklıklarımıza gülmekle kalmıyor, onları keşfediyor ve farkına varıyoruz. Aziz Nesin, ahmaklıklarımızdan arınmadan   sahici anlamda insan olmayacağımızı, hayattan zevk alamayacağımızı, aslında hayatı hak edemeyeceğimiz gerçeğini önümüze koymaktadır. Aziz Nesin’in bütün eserlerinde şu çağrı değişmemektedir: “Aptallığınla yüzleşmeye ve ondan arınmaya cüret et!” Aziz Nesin, hiçbir zaman yobazlığın, köhnemiş doğmaların ve kutsallaştırılan cehaletin esiri olmamıştır. Yobazlık ve doğmatizm tarafından yozlaştırılmak yerine Aziz Nesin, daha iyi insan olmanın akıldan, ahlaktan ve adaletten geçtiğini düşünmektedir. Bütün doğmatizmleri, yalanları ve yanılsamaları reddeden Nesin, yeryüzünü ve hayatı güzelleştirmek için yapılan bütün üretimleri ve yaratıcılıkları maneviyat kabul etmektedir. Aziz Nesin, sahici anlamda bir ahlak ve maneviyat insanıdır. Aziz Nesin, hayatı hak etmek için sürekli düşünmüş, çalışmış, üretmiş ve sorgulamış   gerçek bir insandır. Hayatı hak etmek için yorulmaz bir enerjiye ve yaratıcılığa sahip Aziz Nesin’in şu şiiri, sadece kendisine değil, hepimize verdiği öğüttür: Uslanma hiç hep deli kal Büyüme sakın hep çocuk kal Es deli deli böyle kal Son harmanında sevdanın Tüken toz toz savrula kal Suçüstü bulmalı ölüm Ölürken de sevdalı kal... Tutkuyla, coşkuyla, emekle, sevgiyle ve yaratıcılıkla yaşayan ve dünyamızı güzelleştiren ve geliştiren bir insani miras bırakan, bir tutam aydınlığın ötesinde sınırız bir aydınlanmanın öncüsü olan Aziz Nesin’i ölümünün 30. yılında saygıyla anıyorum, anlamaya çalışıyorum ve soyadındaki “Nesin” sorusunun cevabı olarak insan olmanın en önemli anlam ve amaç olduğunu ifade ediyorum.
Ekleme Tarihi: 09 Temmuz 2025 -Çarşamba

KARANLIĞI AYDINLATAN BİR İNSANLIK YILDIZI: AZİZ NESİN

Bitki olacaksam

Çayır çimen olayım

Aman baldıran değil

Yol altında kalacaksam

Gelin arabaları geçsin üstümden

Çelik paletler değil

Üstümde çocuklar koşuşsun

Ne kaçan ne kovalayan

Askerler değil

Kerpiç yapacaksanız beni

Okullarda kullanın

Cezaevlerinde değil

Soluğum tükenmez de kalırsa

Islık öttürsünler

Aman ha düdük değil

Kalem yapın beni kalem 

Şiirler yazan sevi üstüne

Ölüm kararı değil

Ölünce yaşamalıyım defne yapraklarında

Sakın ola ki

Silahlarla değil

                  Aziz NESİN

Karanlığın, kirliliğin, fanatizmin, şiddetin ve köhnemişliğin yozlaştırdığı, kısırlaştırdığı ve kararttığı bir dünyada edebiyatla, akılla, mizahla, akılla yeryüzünü güzelleştirmeye, verimli hale getirmeye ve yaşamdan tat almaya emeğiyle, aklıyla, bilgisiyle, çalışkanlığıyla ve yılmazlığıyla aydınlığa, gelişmeye, güzelliğe, akla ve ahlaka adanan bir ömür bırakan Aziz Nesin (20 Aralık 1915-6 Temmuz 1995), arkasında bir insanlık hikayesi bıraktı. Aziz Nesin, sadece tek bir kişinin hayatını yaşamadı. Bütün insanlık birikimini ve kültürünü yaşamaya, yaratmaya ve üretmeye çalışan insanlığın gerçek temsilcisiydi. Aziz Nesin, hayatı boyunca insan nasıl nasıl olur sorusuna insanca verilen cevabın ta kendisidir. O, hayatı boyunca adı ve soyadındaki gibi “Aziz NESİN?” sorusunun cevabını aradı ve bu soruya bir cevap oluşturmak için emek harcadı. Yaşamayı yazmak olarak tecrübe eden Aziz Nesin, roman, tiyatro, hikâye, şiir ve mizah başta olmak üzere bizlere yüz ondan daha fazla eser bırakmıştır.

Aziz Nesin’in aklında, avuçlarında, kaleminde, hikayelerinde, mizahında, eserlerinde ahmaklaştırılan, akılsızlaştırılan, yobazlaştırılan, köhneleşen, kararan, kirlenen ve yozlaşan insanlığın, toplumun ve kültürün gerçekleri vardı. Aziz Nesin, farkında olduğu karanlık gerçekleri, daha aydınlık bir dünyayı düşünmemiz, duymamız ve düşlememiz için cesurca ve cömertçe önümüze saçtı. Aziz Nesin için dokunulmaz, tartışılmaz ve ulaşılmaz nitelikte hiçbir kişi, kurum, kaynak ve kimlik yoktu. İncelikli ve yaratıcı bir edebi mizahla, düşünceyle ve duyarlılıkla   hayata ve insana dair her şeye dokundu, onları deşifre etti ve insanları akılla, bilgiyle ve emekle kendileri başta olmak üzere bütün karanlık kurgular, kabuller, vehimler, yanılgılar ve yalanlar üzerine düşünmeye zorladı.

Her şeyin arkasındaki kirlilikleri, aptallıkları ve karanlıkları görme, anlatma ve yazma konusunda Aziz Nesin’in olağanüstü bir yeteneği ve kapasitesi vardı. Aziz Nesin, hiçbir otoriteye teslim olmamayı, inanmak yerine eleştirel düşünmeyi, aptallık yerine akıllı olmayı, cehaletin konforu yerine bilgiyle ve akılla rahatsız olmayı tercih etti. Aziz Nesin’in eserlerinde ahmaklıklarımıza gülmekle kalmıyor, onları keşfediyor ve farkına varıyoruz. Aziz Nesin, ahmaklıklarımızdan arınmadan   sahici anlamda insan olmayacağımızı, hayattan zevk alamayacağımızı, aslında hayatı hak edemeyeceğimiz gerçeğini önümüze koymaktadır. Aziz Nesin’in bütün eserlerinde şu çağrı değişmemektedir: “Aptallığınla yüzleşmeye ve ondan arınmaya cüret et!”

Aziz Nesin, hiçbir zaman yobazlığın, köhnemiş doğmaların ve kutsallaştırılan cehaletin esiri olmamıştır. Yobazlık ve doğmatizm tarafından yozlaştırılmak yerine Aziz Nesin, daha iyi insan olmanın akıldan, ahlaktan ve adaletten geçtiğini düşünmektedir. Bütün doğmatizmleri, yalanları ve yanılsamaları reddeden Nesin, yeryüzünü ve hayatı güzelleştirmek için yapılan bütün üretimleri ve yaratıcılıkları maneviyat kabul etmektedir. Aziz Nesin, sahici anlamda bir ahlak ve maneviyat insanıdır.

Aziz Nesin, hayatı hak etmek için sürekli düşünmüş, çalışmış, üretmiş ve sorgulamış   gerçek bir insandır. Hayatı hak etmek için yorulmaz bir enerjiye ve yaratıcılığa sahip Aziz Nesin’in şu şiiri, sadece kendisine değil, hepimize verdiği öğüttür:

Uslanma hiç hep deli kal

Büyüme sakın hep çocuk kal

Es deli deli böyle kal

Son harmanında sevdanın

Tüken toz toz savrula kal

Suçüstü bulmalı ölüm

Ölürken de sevdalı kal...

Tutkuyla, coşkuyla, emekle, sevgiyle ve yaratıcılıkla yaşayan ve dünyamızı güzelleştiren ve geliştiren bir insani miras bırakan, bir tutam aydınlığın ötesinde sınırız bir aydınlanmanın öncüsü olan Aziz Nesin’i ölümünün 30. yılında saygıyla anıyorum, anlamaya çalışıyorum ve soyadındaki “Nesin” sorusunun cevabı olarak insan olmanın en önemli anlam ve amaç olduğunu ifade ediyorum.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Nevzat
(09.07.2025 08:00 - #3417)
Hocam teşekkürler bu güzel, aydınlık insanlık, uygarlık dolu bu yazı için.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Kuzay Kök
(10.07.2025 14:06 - #3421)
Evet hocam.”Aziz Nesin, hiçbir zaman yobazlığın, köhnemiş doğmaların ve kutsallaştırılan cehaletin esiri olmamıştır.” Fakat hayatı yobazlık ve köhnemiş dogmslarla mücadele etmekle geçmiştir.Özlediği aydınlık Türkiye’yi göremeden bu dünyadan göçmüştür.Kaleminize ve yüreğinize sağlık.
bilal sambur Sağol kuzay abi iyiki varsın iyiki senin gibi askerlikte bir abim olmuş
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.