Halit Suiçmez - Ekonomist/Yazar
Köşe Yazarı
Halit Suiçmez - Ekonomist/Yazar
 

FATMA VARNALI GİBİ EĞİTİMCİ OLMAK… İBRAHİM VARNALI GİBİ DOKTOR OLMAK…

                                                                                        Şair-yazar ve öğretmen Dostumuz Ahmet Duran’ın editörlüğünde yeni bir kitap çıktı. Kanaryam… Baştan sona yaşamları mücadele ile geçen bir ailenin unutulmaz öyküsü… Ateş Yayınları, Anı, 2025. Fatma Varnalı; 29 Ekim 1947’de Ordu-Ulubey’de doğmuştur. Öğretmen ve yönetici olarak; Hacıbektaş, Tavşanlı, Diyarbakır, Fatsa, Salihli, Görele’de çalışmış, Ünye Kız Meslek Lisesi’nden de emekli olmuştur. Fatsa’da yaşamaktadır. Yazar; önsözde dünyaya bir iz bırakmayı amaçlamış ve bu nedenle anılarını kaleme aldığını belirtmiştir. Kanaryam kitabını okuyunca yazarın anılarından yeni kitapların gelebileceğini anlamaktayız. Çok değerli eşi Doktor İbrahim Varnalı ile birlikte, öyle düşünsel yönden zengin, öyle mücadele dolu, üretken, toplumsal faydası yüksek bir yaşam ki, başta eğitimciler ve sağlıkçılar olmak üzere herkese örnek olması gereken bir ömür… 1969’da karlı bir Ankara sabahından Hacıbektaş’a öğretmenlik görevi için yolculukla başlayan inanılmaz bir çalışma hayatı… Çalıkuşu romanındaki Feride gibi… Hacıbektaş Kız Öğretmen yetiştirme Okulu. Amaç genç öğrencileri köy koşullarına hazırlamak, sağlıktan el sanatlarına, insan ilişkilerine kadar her konuda yeterli hale getirmek, yani Köy Enstitülerinin bir başka çeşidi. Köy uygulamaları da var. Çocuk bakımı, beslenmesi, ev idaresi, temizlik, yemek, el sanatları biçki-dikiş gibi… Bu çalışmalarda Fatma Hanım bakanlık düzeyinde çok olumlu sonuçlar alır ve takdir edilir. Bir toplum kalkınması projesi. İlçe doktoru İbrahim Varnalı ile tanışması da burada gerçekleşir Fatma Öğretmenin. Doktorun evindeki bir davette “Kanarya” sohbeti yapılır. Ayrıntısını kitaptan okuyun. Varnalı 1942 doğumlu. Sivas İmranlı. Fatma Hanım Atatürk sevgisini anne ve babasından almış. Dedeleri Çeçenistan’dan Ordu’ya gelmiş. Annesi Ulubeyli. Anne tarafı Gürcistan’dan gelmişler. 1969’da Hacıbektaş’ta evlenirler. Fatma, Lisede öğretmen, İbrahim ise Hacıbektaş ve çevre ilçelerin hükümet tabibi. Bir günde ciple üç ilçeyi dolaşıyor. Yurdun çeşitli yerlerinde görev yaptıktan sonra Diyarbakır’a gelirler. Doktor, genel cerrahide uzmanlık yapar. Zaman içinde iki kızları olur. Gamze ve Ebru. Yazar görev yaptığı her yerin sosyal, ekonomik ve kültürel yapısından izlenimleri de yansıtmıştır kitabında. Diyarbakır’da Ziya Gökalp, Cahit Sıtkı Tarancı’nın adı geçer. 1978’de görev için Fatsa’ya gelirler. Burada Hem Fatma Hanım hem de doktor büyük zorluklar içinde çalışırlar. Fatma Varnalı büyük bir hukuk mücadelesi vererek, eski hastane binasının sağlık bakanlığından milli eğitim bakanlığına devredilmesini sağlar. Ayrıca arkadaşlarıyla beraber binanın onarımını yapar-yaptırır ve lise olarak açılmasını gerçekleştirir. Örneğin morgu kendi elleriyle temizler. Fatsa kız meslek lisesi olarak eğitim devam eder. İbrahim Varnalı Fatsa devlet hastanesinde cerrahlık yapar. Ülke açısından siyasetin çok hız kazandığı ve sokakta olayların yoğunlaştığı günler… Varnalı doktorun çok haksız yere görevinden alınması. Başhekim ve genel cerrah, başka da doktor yok. (sayfa 37.) “…Günde 8-10 ameliyat yapardı. Ayrıca durumu olmayan hastaların yol parasına kadar verirdi…” (sayfa 37) “O zamanlar ameliyat hastası, yaralı çok olduğu için günlerce eve gelmediği de olurdu, eve gelmediği günlerden bir akşam kapı çalındı, kapıyı açtım açar açmaz yere yığıldı İbrahim, yorgunluktan…çorapları ayağına yapışmış, leğende ılık suyla çıkardım, ben, onun tıraşının yarısını olup acil yaralı var denildiğinde öylece yarım bırakıp gittiğini bilirim. İşte, böyle koşullarda çalışan birinin görevine son verilmesi gerçekten çok ağrımıza gitmişti.” (sayfa38) Fatma hanım bakanlıktan takdir belgesi alır. Lise müdürü olarak Alman Hükümetinden davet alır. 12 Eylül nedeniyle gidemez. Küçük kızları Ebru’nun hastalığı çok üzer, tedavi olunca da sevinirler. 12 Eylül öncesi ve sonrası izlenimler de siyasal tarih açısından çok değerli bilgilerdir. 12 Eylül sonrasında sürgün edilir Fatma Hanım. Ulubey belediye başkanlığı adayıdır. Oylar bölününce kazanamaz. Haksız yere sürgün edilince Erzincan Sıkıyönetim komutanlığına gidip durumunu ve yaşadığı haksızlıkları anlatır. Salihli’ye gidiş, ailenin değişik yerlerde kalışı. Ayrılıklar…özlemler… Teftişlerden çok olumlu puanlar alması ve diğer öğretmenlere örnek oluşu… 1987’de Ünye Kız Meslek Lisesi’ne gelir. 44 yaşında Doktor Varnalı’nın kalp krizi geçirmesi. Sonrasında tedavi oluşu… Doktor; 11 Nisan 2006’da vefat ediyor. Sosyal demokrat partilerde, Atatürkçü Düşünce Derneğinde çalışmalar… Çok sayıda yurt dışı ülkeye seyahat ve ilginç öykülerle izlenimlerle dönüşler. Bütün olaylara pozitif bakan, çok insan tanıyıp çok ülke gezen değerli Fatma öğretmenimizin yaşam öyküsünden öğrenecek örnek alınacak çok şey vardır. Akıcı, yalın bir dil ve içten bir anlatımla yazılan Kanaryam kitabını alıp okuyun. Anılar içinde iç içe geçmiş onlarca öykü, öğretici yaşam örnekleri bulacaksınız. Yazarın yeni çalışmalarını ilgi ve merakla beklerken kendisini kutlar, değerli eşi İbrahim Varnalı ile birlikte romanlık bir hayat öyküsüne saygılarımızı iletiriz. Bu ilginç, değerli yapıtın editörlüğünü yapan şair-yazar-öğretmen Ahmet Duran’ı da tebrik eder, yeni çalışmalarında başarılar dileriz.
Ekleme Tarihi: 22 Ekim 2025 -Çarşamba

FATMA VARNALI GİBİ EĞİTİMCİ OLMAK… İBRAHİM VARNALI GİBİ DOKTOR OLMAK…

                                                                                       

Şair-yazar ve öğretmen Dostumuz Ahmet Duran’ın editörlüğünde yeni bir kitap çıktı.

Kanaryam…

Baştan sona yaşamları mücadele ile geçen bir ailenin unutulmaz öyküsü…

Ateş Yayınları, Anı, 2025.

Fatma Varnalı; 29 Ekim 1947’de Ordu-Ulubey’de doğmuştur.

Öğretmen ve yönetici olarak; Hacıbektaş, Tavşanlı, Diyarbakır, Fatsa, Salihli, Görele’de çalışmış, Ünye Kız Meslek Lisesi’nden de emekli olmuştur.

Fatsa’da yaşamaktadır.

Yazar; önsözde dünyaya bir iz bırakmayı amaçlamış ve bu nedenle anılarını kaleme aldığını belirtmiştir.

Kanaryam kitabını okuyunca yazarın anılarından yeni kitapların gelebileceğini anlamaktayız.

Çok değerli eşi Doktor İbrahim Varnalı ile birlikte, öyle düşünsel yönden zengin, öyle mücadele dolu, üretken, toplumsal faydası yüksek bir yaşam ki, başta eğitimciler ve sağlıkçılar olmak üzere herkese örnek olması gereken bir ömür…

1969’da karlı bir Ankara sabahından Hacıbektaş’a öğretmenlik görevi için yolculukla başlayan inanılmaz bir çalışma hayatı…

Çalıkuşu romanındaki Feride gibi…

Hacıbektaş Kız Öğretmen yetiştirme Okulu.

Amaç genç öğrencileri köy koşullarına hazırlamak, sağlıktan el sanatlarına, insan ilişkilerine kadar her konuda yeterli hale getirmek, yani Köy Enstitülerinin bir başka çeşidi.

Köy uygulamaları da var.

Çocuk bakımı, beslenmesi, ev idaresi, temizlik, yemek, el sanatları biçki-dikiş gibi…

Bu çalışmalarda Fatma Hanım bakanlık düzeyinde çok olumlu sonuçlar alır ve takdir edilir.

Bir toplum kalkınması projesi.

İlçe doktoru İbrahim Varnalı ile tanışması da burada gerçekleşir Fatma Öğretmenin.

Doktorun evindeki bir davette “Kanarya” sohbeti yapılır.

Ayrıntısını kitaptan okuyun.

Varnalı 1942 doğumlu. Sivas İmranlı.

Fatma Hanım Atatürk sevgisini anne ve babasından almış.

Dedeleri Çeçenistan’dan Ordu’ya gelmiş. Annesi Ulubeyli. Anne tarafı Gürcistan’dan gelmişler.

1969’da Hacıbektaş’ta evlenirler.

Fatma, Lisede öğretmen, İbrahim ise Hacıbektaş ve çevre ilçelerin hükümet tabibi. Bir günde ciple üç ilçeyi dolaşıyor.

Yurdun çeşitli yerlerinde görev yaptıktan sonra Diyarbakır’a gelirler.

Doktor, genel cerrahide uzmanlık yapar.

Zaman içinde iki kızları olur. Gamze ve Ebru.

Yazar görev yaptığı her yerin sosyal, ekonomik ve kültürel yapısından izlenimleri de yansıtmıştır kitabında.

Diyarbakır’da Ziya Gökalp, Cahit Sıtkı Tarancı’nın adı geçer.

1978’de görev için Fatsa’ya gelirler.

Burada Hem Fatma Hanım hem de doktor büyük zorluklar içinde çalışırlar.

Fatma Varnalı büyük bir hukuk mücadelesi vererek, eski hastane binasının sağlık bakanlığından milli eğitim bakanlığına devredilmesini sağlar.

Ayrıca arkadaşlarıyla beraber binanın onarımını yapar-yaptırır ve lise olarak açılmasını gerçekleştirir.

Örneğin morgu kendi elleriyle temizler. Fatsa kız meslek lisesi olarak eğitim devam eder.

İbrahim Varnalı Fatsa devlet hastanesinde cerrahlık yapar.

Ülke açısından siyasetin çok hız kazandığı ve sokakta olayların yoğunlaştığı günler…

Varnalı doktorun çok haksız yere görevinden alınması.

Başhekim ve genel cerrah, başka da doktor yok. (sayfa 37.)

“…Günde 8-10 ameliyat yapardı. Ayrıca durumu olmayan hastaların yol parasına kadar verirdi…” (sayfa 37)

“O zamanlar ameliyat hastası, yaralı çok olduğu için günlerce eve gelmediği de olurdu, eve gelmediği günlerden bir akşam kapı çalındı, kapıyı açtım açar açmaz yere yığıldı İbrahim, yorgunluktan…çorapları ayağına yapışmış, leğende ılık suyla çıkardım, ben, onun tıraşının yarısını olup acil yaralı var denildiğinde öylece yarım bırakıp gittiğini bilirim. İşte, böyle koşullarda çalışan birinin görevine son verilmesi gerçekten çok ağrımıza gitmişti.” (sayfa38)

Fatma hanım bakanlıktan takdir belgesi alır. Lise müdürü olarak Alman Hükümetinden davet alır. 12 Eylül nedeniyle gidemez.

Küçük kızları Ebru’nun hastalığı çok üzer, tedavi olunca da sevinirler.

12 Eylül öncesi ve sonrası izlenimler de siyasal tarih açısından çok değerli bilgilerdir.

12 Eylül sonrasında sürgün edilir Fatma Hanım.

Ulubey belediye başkanlığı adayıdır.

Oylar bölününce kazanamaz.

Haksız yere sürgün edilince Erzincan Sıkıyönetim komutanlığına gidip durumunu ve yaşadığı haksızlıkları anlatır.

Salihli’ye gidiş, ailenin değişik yerlerde kalışı.

Ayrılıklar…özlemler…

Teftişlerden çok olumlu puanlar alması ve diğer öğretmenlere örnek oluşu…

1987’de Ünye Kız Meslek Lisesi’ne gelir.

44 yaşında Doktor Varnalı’nın kalp krizi geçirmesi. Sonrasında tedavi oluşu…

Doktor; 11 Nisan 2006’da vefat ediyor.

Sosyal demokrat partilerde, Atatürkçü Düşünce Derneğinde çalışmalar…

Çok sayıda yurt dışı ülkeye seyahat ve ilginç öykülerle izlenimlerle dönüşler.

Bütün olaylara pozitif bakan, çok insan tanıyıp çok ülke gezen değerli Fatma öğretmenimizin yaşam öyküsünden öğrenecek örnek alınacak çok şey vardır.

Akıcı, yalın bir dil ve içten bir anlatımla yazılan Kanaryam kitabını alıp okuyun.

Anılar içinde iç içe geçmiş onlarca öykü, öğretici yaşam örnekleri bulacaksınız.

Yazarın yeni çalışmalarını ilgi ve merakla beklerken kendisini kutlar, değerli eşi İbrahim Varnalı ile birlikte romanlık bir hayat öyküsüne saygılarımızı iletiriz.

Bu ilginç, değerli yapıtın editörlüğünü yapan şair-yazar-öğretmen Ahmet Duran’ı da tebrik eder, yeni çalışmalarında başarılar dileriz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (4)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
GÜMÜŞ SAÇLI ŞAİR
(22.10.2025 18:22 - #4006)
HAYIRLI VE BOL OKUYANLARINIZ OLSUN
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Ahmet Duran
(23.10.2025 18:47 - #4009)
Kıymetli dostum ve üstadım Halit Suicmez hocamızın yazılarını takip ediyorum ve zevkle okuyorum. Bu haftaki köşesinde bizlere yer ayırdığı için çok teşekkürler Halit Hocam...
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Osman Cinbaş Emekli Öğretmen Ünye
(12.11.2025 21:58 - #4125)
Aydın, yurtsever, Atatürkçü bir kadın öğretmenin ve sevgili doktor eşinin, çocuklarının her anı ders dolu, insanlara yürekten dokunan özverili, üretken, fedakarlık dolu, mücadele dolu, boyun eğmeyen onurlu duruşlarıyla ve sevgi dolu yaşam öyküleriyle geleceğe nasıl ışık tuttuklarını; akıcı, sadece bir dille anlatımını soluklanmadan yaşayarak okudum... İyi ki sizleri tanıdım... Benim için bu durum bir onurdur, gururdur... Yeni eserlerinizi dört gözle bekliyoruz..!. Yürekten selamlar, sevgiler ve saygılar gönderiyorum...!
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Osman Cinbaş Emekli Öğretmen Ünye
(12.11.2025 22:03 - #4126)
Kanaryam 'a tüm emek verenlere, katkı ve destek olanlara, yürek koyanlara sonsuz teşekkürler
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.