1946 'dan beri elde ettiğimiz demokratik haklar bir bir kaybediliyorsa,
Yıkıl Sezar!
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yıllarca ülkemizin ve insanımızın mutluluğu için çıkarılan kanunlar, bir kararname ile değiştiriliyor veya yürürlükten kaldırıyorsa
Yıkıl Sezar!
"Sabah ezanından önce kapımıza, sütçüden evvel polis" geliyorsa
Yıkıl Sezar!
Hakimler, kararı kanunlara değil de, Saray' a bakarak alıyorsa,
Yıkıl Sezar!
Halk, sebzesini meyvesini pazar artıklarında arıyorsa,
Yıkıl Sezar!
Okullarda Matematik ve Felsefe okutulmuyorsa,
Yıkıl Sezar!
Din bilgini geçinen insanlar, çağımızı kavramaya çalışacaklarına 9 yaşına gelen kızlarımızı babaları yaşındaki manyakların koynuna sokulmasını meşrulaştırıyor
ise,
Yıkıl Sezar!
Ülkemizin insan yapısını değiştirmek için, Ortadoğu, Ortaasya ve Afrika'dan milyonlarca insana hudutları açıp onlara Türk vatandaşlığı veriliyorsa, Türkiye'deki bütün hastanelerin doğumhaneleri onların bebeklerinin sesi ile çınlıyorsa, insanımızın geliri azalıyor, yaşam seviyesi düşüyorsa ve dünyanın kapıları bize kapatılıyorsa,
Yıkıl Sezar!
Ormanlarımız yakılyor, yeşilimiz kayboluyorsa ve gençlerimizin yarınları çalınıyorsa,
Yıkıl Sezar!
Bunu söyleyen Brütüs iktidara gelmek değil, Cumhuriyeti korumak istiyordu.
Öl değil, "Öyle ise yıkıl! demişti..
Biz bir değil, milyonlarca cumhuriyetçiyiz.
Bizim bıçaklarımız yok ..Oylarımız var..
Seni oylarımızla yıkacağız..