Cansel GÜVEN-AES Onursal Başkanı
Köşe Yazarı
Cansel GÜVEN-AES Onursal Başkanı
 

Baharlar Gelmeyecekse

Baharsız yaşamaya alışırız veya biz baharlara gideriz. Yazıyı okutan meraklı cümleler ve illa didaktik bir final gerekmiyor. Başlığın “eğer”i, iki meğerli. Ya biri ya öbürü. Üçüncü bir seçenek, ihtimal vs yok… İki turlu seçimi ilk seferde alacağımıza inanmak yüksekten düşürdü bizi. Muktedir ve torpilli yandaş şüreka dışında neredeyse kimsenin mutlu olmadığı, yolsuzluk ve sefalet sarmalındaki halkımızın YETER diyeceğine inandırılmıştık. Öyle ki çok da muhalefet etmeyelim, saldırı gibi algılanırsa mağduru oynarlar diyesiydik. Hükümetin devlet diye belletildiği bir atmosferde, hükmedene muhalefet etmeden nasıl muhalif olunacaksa o kadar işte… Siyasi rakibin aday olabilme yeterliliği hukuken sorunluyken zinhar değinmedik. Kayıp 218 Milyar dolar üzerine nice milyarlar daha kaybedildi hokus pokus, iktidara gelince hesabı sorulacaktı, henüz iktidarda değildik, erteledik, soramadık. Eksi bütçe, tamtakır hazine ile depreme yakalandık, enkazına yandığım illerde devleştik, devlete yetiştik reklamını yapmadık da, reis hibe etmiş gibi minnet edenin duasına da amin deyiverdik. İBAN kurban, Kızılay derman bağışların hesabı, satılık çadırlar gibi heba oldu. Sel vurdu, yel uçurdu derken dekor temelli prefabrik hastane açılışı kadar esamemiz okunmadı. Kişisel ikbal kovalamayan altılı masa liyakate, niteliğe o denli odaklandı, iktidarı devralınca yapacaklarına o kadar titizlendi ki aday kim olacak konuşulmamış hem vallahi hem tillahi. Masadan kalkıp oturmalar şok dalgası yarattıysa da hep naiflikten, kibarlıktan yol kazasıdır. Tarif ederek, ima yoluyla anlaşılacağını ummak romantizmine kurban gittik. Rakibimiz ülke gündemini uzun süredir o denli yönetemiyor, ekonomi, eğitim, sağlık, işsizlik o kadar kötüydü ki kesin kaybedecekti ve biz iktidara geliyorduk neyse ki. Sağlı sollu kenetlendik. Milletin içini karartmayalım, pozitif propaganda yapalım derken çiçek böcek romantik kaldı sanırım. İktidar tüm gücüyle, yıpranmışlığını bastıracak şekilde ofans uyguladı. Defansta olmasını bekliyorduk, afalladık. AK kaşıkmış gibi, teröristlerle açılım temasları ve hatta ekonomi dahil ne kabahat varsa üzerimize sıçrattı. Montaj videoların döndüğü miting alanlarında, hayal gücünü aşan iftiralara maruz kalırken AFAD yardımları seçim rüşveti oldu vs, vs. Maç; antremansız takımımızdan mülteci seyircisine, hakemlerinden, kalemize attığımız gollere kadar öyle gerçek üstüydü ki paralize olduk galiba. Topsuz alanda tekme yiyorsunuz mesela, hakem size kart gösteriyor gibi düşünün. YSK bu maçın hakemiydi işte. Rakip takımın kadrosu valiler, TRT yanında sayısız TV kanalı, gazete, bakan ama vekil adayı siyasiler, yedekleri ve hatta malzemeciler, top toplayıcılar dahil tekmili birden sahada ve devlet bütçesiyle dopingli olduğu bir güruhtu. Top benim, ister oynatır ister keserim diyen bir de kaptanları var yani. Buna rağmen uzatmalarda yenilmişiz aslında. Sahayı terk etsek, böyle maç yapılmaz desek de olurmuş adeta. Neysem ney, kaybettiğimiz o maç baharları götürdü. Gelmeyen bahar hep kış, hep yaz demek. Kah kavrulacağız, kah donacağız, döngü başladı bile. Baharsız da yaşanır, tüm fakirler aynı hızla fakirleşirken ben daha az fakir olurum diyerek teselli olası. Bundan hastalıklı bir zevk almak da cabası. Kişisel kurtuluşa odaklanarak yurt içi-dışı (illa dışı) plan yapanlara anlayışla gülümsüyorum. Bahar bana gelmiyorsa bahara yürüyenlerden olacağım ben galiba. İnadım kurusun (kurumuyor) fide tutmazsa tohumdan, olmadı dal kırıp aşılayarak illa çiçekleneceğim, meyveye duracak bu yürek, bu ülke. Tek çiçekle bahar gelmez, başka çiçeklere, ağaçlara da ihtiyaç var bilirim. Şimdiden tomurcuklananları biliyorum. Fısıl fısıl dertleşeceğiz, iyileşeceğiz, tozlaşacağız aramızda. O bahar bu ülkeye illa gelecek!  
Ekleme Tarihi: 12 Temmuz 2023 - Çarşamba

Baharlar Gelmeyecekse

Baharsız yaşamaya alışırız veya biz baharlara gideriz.

Yazıyı okutan meraklı cümleler ve illa didaktik bir final gerekmiyor. Başlığın “eğer”i, iki meğerli. Ya biri ya öbürü.

Üçüncü bir seçenek, ihtimal vs yok…

İki turlu seçimi ilk seferde alacağımıza inanmak yüksekten düşürdü bizi. Muktedir ve torpilli yandaş şüreka dışında neredeyse kimsenin mutlu olmadığı, yolsuzluk ve sefalet sarmalındaki halkımızın YETER diyeceğine inandırılmıştık. Öyle ki çok da muhalefet etmeyelim, saldırı gibi algılanırsa mağduru oynarlar diyesiydik.

Hükümetin devlet diye belletildiği bir atmosferde, hükmedene muhalefet etmeden nasıl muhalif olunacaksa o kadar işte…

Siyasi rakibin aday olabilme yeterliliği hukuken sorunluyken zinhar değinmedik. Kayıp 218 Milyar dolar üzerine nice milyarlar daha kaybedildi hokus pokus, iktidara gelince hesabı sorulacaktı, henüz iktidarda değildik, erteledik, soramadık. Eksi bütçe, tamtakır hazine ile depreme yakalandık, enkazına yandığım illerde devleştik, devlete yetiştik reklamını yapmadık da, reis hibe etmiş gibi minnet edenin duasına da amin deyiverdik. İBAN kurban, Kızılay derman bağışların hesabı, satılık çadırlar gibi heba oldu. Sel vurdu, yel uçurdu derken dekor temelli prefabrik hastane açılışı kadar esamemiz okunmadı.

Kişisel ikbal kovalamayan altılı masa liyakate, niteliğe o denli odaklandı, iktidarı devralınca yapacaklarına o kadar titizlendi ki aday kim olacak konuşulmamış hem vallahi hem tillahi. Masadan kalkıp oturmalar şok dalgası yarattıysa da hep naiflikten, kibarlıktan yol kazasıdır. Tarif ederek, ima yoluyla anlaşılacağını ummak romantizmine kurban gittik. Rakibimiz ülke gündemini uzun süredir o denli yönetemiyor, ekonomi, eğitim, sağlık, işsizlik o kadar kötüydü ki kesin kaybedecekti ve biz iktidara geliyorduk neyse ki. Sağlı sollu kenetlendik.

Milletin içini karartmayalım, pozitif propaganda yapalım derken çiçek böcek romantik kaldı sanırım. İktidar tüm gücüyle, yıpranmışlığını bastıracak şekilde ofans uyguladı. Defansta olmasını bekliyorduk, afalladık. AK kaşıkmış gibi, teröristlerle açılım temasları ve hatta ekonomi dahil ne kabahat varsa üzerimize sıçrattı. Montaj videoların döndüğü miting alanlarında, hayal gücünü aşan iftiralara maruz kalırken AFAD yardımları seçim rüşveti oldu vs, vs. Maç; antremansız takımımızdan mülteci seyircisine, hakemlerinden, kalemize attığımız gollere kadar öyle gerçek üstüydü ki paralize olduk galiba. Topsuz alanda tekme yiyorsunuz mesela, hakem size kart gösteriyor gibi düşünün. YSK bu maçın hakemiydi işte. Rakip takımın kadrosu valiler, TRT yanında sayısız TV kanalı, gazete, bakan ama vekil adayı siyasiler, yedekleri ve hatta malzemeciler, top toplayıcılar dahil tekmili birden sahada ve devlet bütçesiyle dopingli olduğu bir güruhtu. Top benim, ister oynatır ister keserim diyen bir de kaptanları var yani. Buna rağmen uzatmalarda yenilmişiz aslında. Sahayı terk etsek, böyle maç yapılmaz desek de olurmuş adeta.

Neysem ney, kaybettiğimiz o maç baharları götürdü. Gelmeyen bahar hep kış, hep yaz demek. Kah kavrulacağız, kah donacağız, döngü başladı bile. Baharsız da yaşanır, tüm fakirler aynı hızla fakirleşirken ben daha az fakir olurum diyerek teselli olası. Bundan hastalıklı bir zevk almak da cabası. Kişisel kurtuluşa odaklanarak yurt içi-dışı (illa dışı) plan yapanlara anlayışla gülümsüyorum.

Bahar bana gelmiyorsa bahara yürüyenlerden olacağım ben galiba. İnadım kurusun (kurumuyor) fide tutmazsa tohumdan, olmadı dal kırıp aşılayarak illa çiçekleneceğim, meyveye duracak bu yürek, bu ülke. Tek çiçekle bahar gelmez, başka çiçeklere, ağaçlara da ihtiyaç var bilirim. Şimdiden tomurcuklananları biliyorum. Fısıl fısıl dertleşeceğiz, iyileşeceğiz, tozlaşacağız aramızda. O bahar bu ülkeye illa gelecek!

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Dilek
(12.07.2023 17:10 - #311)
Yazınız okunası zevkle paylaşıyorum. Herkes okusun. Özçekim yazısı olmuş.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.