Atilla İNAN - Avukat - Bilirkişi
Köşe Yazarı
Atilla İNAN - Avukat - Bilirkişi
 

Adalet Mülkün Temelidir

Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre, adalet, hak ve hukuka uygunluk anlamına gelir. Felsefi açıdan bir tanım yapılırsa, herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme anlamı taşır. Aristo’ya göre, geniş anlamıyla adalet “erdem” demektir.  “Orta yol” izleerek bulunur. Adaletin eşitlikle ilgisi vardır. Ama herkes eşit olmadığı ve eşit yaratılmadığı için ancak kurallar önünde eşitlikten söz edilebilir. İlkin adalet uygulayıcılarının iyi seçilmesi gerekir. Adalet uygulayıcıları sadece yargıçlar değildir. İdarecilerde birer adalet uygulayıcısıdırlar. Bu yüzden Nisa Suresi’nin 58’inci ayeti “Allah sizden mutlaka emaneti ehil olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emreder” denilmiştir. Uygulayıcıların ehil olması temel unsurdur. Çünkü iyi bir uygulayıcı kötü kurallar içerisinde dahi iyi kararlar verebileceği gibi ehil olmayan bir uygulayıcı en iyi kuralları bile yanlış uygulayabilir. Kur’an her şeyden önce bireylere hitap eder, onların haksızlıktan sakınmalarını ister. Bu durum Tevbe Suresi’nin 4’üncü ayetinde “Allah haksızlıktan sakınanları sever.” şeklinde ifade edilmiştir. Adalet dağıtanların bilge kimseler olması aranır. Bu durum Sebe Suresi’nin 26. ayetinde “De ki Rabbimiz hepimizi bir araya toplayacak, sonra aranızda hak ile hükmedecektir. O en adil hüküm veren, her şeyi hakkıyla bilendir” denilerek  adil davraanların Allah’a düşen bir görevi üstlendikleri belirtilmiştir. Enam Suresi’nin 115. ayeti, adalet ile doğruluk arasındaki olmazsa olmaz ilişkiyi gösterir. Söz konusu ayette “Rabbinin sözü, doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır” denilmiştir. Kur’an adaleti gerçekleştirmede tarafların anlaşmalarını esas alır. Tevbe Suresi’nin 7. ayetinde “Allah ahdi bozmaktan sakınanları sever” denilerek, özellikle özel hukukta tarafların verdikleri sözde durmalarını, uyuşmazlıkların çözümünde önceden verilen  sözlerin dikkate alınması gerektiğini vurgular. Adil olmak yanında saygın olmayı da gerektirir. Diğer bir anlatımla saygın olanlar bu kutsal görevi yaptıklarında daha etkin olur, dahası tanınmayan bir kişi de adil davrandığında saygınlık kazanır. Bundan başka devlet adaletle vardır ve adaleti iyi bir şekilde gerçekleştirdiği sürece yaşar. Bu nedenle Hz. Ömer’e atfedilen ve bütün mahkemelerin hâkim kürsüsü arkasına yazılı olan “Adalet mülkün (devletin) temelidir” sözlerine hak vermemek elde değildir. Bu doğrultuda bir ülkenin sona erdirilmesi için adaletin bozulmasını yeterli sayan, adaleti işlemez hale gelen bir devleti yıkmak için düşman ordularının o ülke sınırlarına girmesinin şart olmadığını söyleyen büyük İslam düşünürü İbni Haldun’ un sözlerini de hatırlamak gerekir. Adalet ölçüye dayanır. Dengeyi kurmayı amaçlar. Enam Suresi’nin 152. ayeti “ölçü ve tartıyı adaletle yapın” diyerek uyarıda bulunurken  Er Rahman Suresi’nin 8. ayeti “sakın dengeyi bozmayın”  ifadesiyle ölçü ve tartının boyutlarına dikkati çeker.
Ekleme Tarihi: 01 Aralık 2025 -Pazartesi

Adalet Mülkün Temelidir

Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre, adalet, hak ve hukuka uygunluk anlamına gelir. Felsefi açıdan bir tanım yapılırsa, herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme anlamı taşır.

Aristo’ya göre, geniş anlamıyla adalet “erdem” demektir.  “Orta yol” izleerek bulunur.

Adaletin eşitlikle ilgisi vardır. Ama herkes eşit olmadığı ve eşit yaratılmadığı için ancak kurallar önünde eşitlikten söz edilebilir.

İlkin adalet uygulayıcılarının iyi seçilmesi gerekir. Adalet uygulayıcıları sadece yargıçlar değildir. İdarecilerde birer adalet uygulayıcısıdırlar. Bu yüzden Nisa Suresi’nin 58’inci ayeti “Allah sizden mutlaka emaneti ehil olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emreder” denilmiştir.

Uygulayıcıların ehil olması temel unsurdur. Çünkü iyi bir uygulayıcı kötü kurallar içerisinde dahi iyi kararlar verebileceği gibi ehil olmayan bir uygulayıcı en iyi kuralları bile yanlış uygulayabilir.

Kur’an her şeyden önce bireylere hitap eder, onların haksızlıktan sakınmalarını ister. Bu durum Tevbe Suresi’nin 4’üncü ayetinde “Allah haksızlıktan sakınanları sever.” şeklinde ifade edilmiştir.

Adalet dağıtanların bilge kimseler olması aranır. Bu durum Sebe Suresi’nin 26. ayetinde “De ki Rabbimiz hepimizi bir araya toplayacak, sonra aranızda hak ile hükmedecektir. O en adil hüküm veren, her şeyi hakkıyla bilendir” denilerek  adil davraanların Allah’a düşen bir görevi üstlendikleri belirtilmiştir.

Enam Suresi’nin 115. ayeti, adalet ile doğruluk arasındaki olmazsa olmaz ilişkiyi gösterir. Söz konusu ayette “Rabbinin sözü, doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır” denilmiştir.

Kur’an adaleti gerçekleştirmede tarafların anlaşmalarını esas alır. Tevbe Suresi’nin 7. ayetinde “Allah ahdi bozmaktan sakınanları sever” denilerek, özellikle özel hukukta tarafların verdikleri sözde durmalarını, uyuşmazlıkların çözümünde önceden verilen  sözlerin dikkate alınması gerektiğini vurgular.

Adil olmak yanında saygın olmayı da gerektirir. Diğer bir anlatımla saygın olanlar bu kutsal görevi yaptıklarında daha etkin olur, dahası tanınmayan bir kişi de adil davrandığında saygınlık kazanır.

Bundan başka devlet adaletle vardır ve adaleti iyi bir şekilde gerçekleştirdiği sürece yaşar. Bu nedenle Hz. Ömer’e atfedilen ve bütün mahkemelerin hâkim kürsüsü arkasına yazılı olan “Adalet mülkün (devletin) temelidir” sözlerine hak vermemek elde değildir.

Bu doğrultuda bir ülkenin sona erdirilmesi için adaletin bozulmasını yeterli sayan, adaleti işlemez hale gelen bir devleti yıkmak için düşman ordularının o ülke sınırlarına girmesinin şart olmadığını söyleyen büyük İslam düşünürü İbni Haldun’ un sözlerini de hatırlamak gerekir.

Adalet ölçüye dayanır. Dengeyi kurmayı amaçlar. Enam Suresi’nin 152. ayeti “ölçü ve tartıyı adaletle yapın” diyerek uyarıda bulunurken  Er Rahman Suresi’nin 8. ayeti “sakın dengeyi bozmayın”  ifadesiyle ölçü ve tartının boyutlarına dikkati çeker.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.