Atatürk’ün Ankara’ya Gelişinin 106. Yılı Gururla Anılıyor
Atatürk’ün Ankara’ya Gelişinin 106. Yılı Gururla Anılıyor
Atatürk’ün Ankara’ya Gelişi, Milli Mücadele’nin Kaderini Belirledi
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelişi, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde yalnızca coğrafi bir değişim değil, stratejik ve siyasi bir dönüm noktası olarak tarihe geçti. Bu geliş, Milli Mücadele’nin Anadolu’nun kalbinde örgütlenmesini ve ulusal iradeye dayalı yeni bir yönetim anlayışının doğmasını sağladı.
Mondros Ateşkes Antlaşması’nın ardından Anadolu’nun birçok bölgesi işgal altındayken, Mustafa Kemal Paşa ve Heyet-i Temsiliye için güvenli ve merkezi bir karargâh arayışı hayati önem taşıyordu. Ankara; demiryolu bağlantıları, cephelere olan ulaşım kolaylığı ve işgal güçlerinden görece uzak konumu nedeniyle stratejik bir merkez olarak öne çıktı. Ancak Ankara’yı önemli kılan yalnızca coğrafi özellikleri değil, halkın milli direnişe gösterdiği güçlü destekti.
27 Aralık 1919’da Atatürk’ü karşılayan seymenler ve Ankara halkı, Milli Mücadele’nin milletle bütünleştiğinin açık bir göstergesi oldu. Bu karşılama, Anadolu’da başlayan direniş hareketinin artık örgütlü ve kararlı bir yapıya kavuştuğunu simgelerken, halkın liderine duyduğu güveni de pekiştirdi.
Atatürk’ün Ankara’yı merkez olarak seçmesi hem stratejik konumu hem de halkın milli direnişe verdiği güçlü destek açısından büyük önem taşıdı. Atatürk’ün Ankara’ya yerleşmesinin ardından alınan kararlar, Türkiye’nin geleceğini şekillendirdi. 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla birlikte egemenlik anlayışı saraydan millete geçti. Kurtuluş Savaşı’nın askeri ve siyasi yönetimi Ankara’dan yürütüldü; bağımsızlık mücadelesi uluslararası alanda meşruiyet kazanmaya başladı.
Bugün 27 Aralık, yalnızca geçmişin anıldığı bir tarih değil; ulusal egemenlik, bağımsızlık ve millet iradesinin simgesi olarak hatırlanıyor. Başkent Ankara’da düzenlenen anma programları, bu bilincin yeni kuşaklara aktarılmasını amaçlarken, Atatürk’ün ileri görüşlülüğü ve halkla kurduğu güçlü bağ bir kez daha vurgulanıyor.
27 Aralık 1919, Türk milletinin kaderini kendi ellerine alma kararlılığının somutlaştığı günlerden biri olarak tarihteki yerini korumaya devam ediyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
