Geleneksel ritüeller azalıyor

Yaşam (Web Sitesi) - Web Sitesi | 07.06.2025 - 15:18, Güncelleme: 07.06.2025 - 15:18 555 kez okundu.
 

Geleneksel ritüeller azalıyor

Geleneksel ritüeller azalıyor
Yeni bir araştırma, toplumun Kurban Bayramı'nı nasıl algıladığını ve nasıl geçirdiğini detaylı şekilde gözler önüne serdi. Buna göre, geleneksel ritüeller modern yaşam pratikleri karşısında zemin kaybederken, bireysel konfor ve tatil anlayışı öne çıkıyor. Kurban Bayramı yaklaşırken, bu önemli dini günün toplumsal bellekteki yeri ve bireylerin bayramla kurduğu ilişki de yeniden şekilleniyor. Geleneksel olarak ibadet, yardımlaşma ve aile birliğini simgeleyen Kurban Bayramı, artık birçok kişi için daha çok bir tatil ve dinlenme fırsatı anlamı taşıyor. PRAGMA Araştırma’nın 2025’e dair bulguları, Türkiye’de bayram algısının hızla dönüşmekte olduğunu ve bireysel tercihlerle toplumsal ritüeller arasındaki dengenin giderek değiştiğini ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, katılımcıların çoğunluğu bayramı bir ibadet günü ya da toplumsal dayanışma fırsatı olmaktan çok, bir tatil dönemi olarak değerlendiriyor. Katılımcıların yüzde 56’sı Kurban Bayramı’nın kendilerine öncelikle “tatil” çağrıştırdığını belirtirken, bu oran, bayramın dini ve sosyal anlamından uzaklaşarak bireysel dinlenme ve kaçışla özdeşleştiğine işaret ediyor. Cinsiyetler arasında da algı farklılıkları dikkat çekiyor. Kadınlar için bayram daha çok “et/kavurma” ile ilişkilendirilirken, erkeklerin büyük çoğunluğu için bu dönem bir tatil fırsatı anlamına geliyor. Kurban Bayramı'na yönelik planlara bakıldığında, aile ziyaretleri geleneksel anlamda en yaygın tercih olmaya devam ediyor. Katılımcıların yüzde 46’sı bu bayramda aile büyüklerini ziyaret etmeyi planladığını ifade etti. Bununla birlikte, yüzde 17’si memlekete gitmeyi, yüzde 15’i ise tatile çıkmayı tercih ediyor. Yüzde 12’si çalışmayı, yüzde 10’u ise evde kalıp dinlenmeyi düşündüğünü belirtti. Bu veriler, bayramı geleneksel ritüellerle geçirmeyi planlayanların azaldığını, bireysel tercihlere yönelimin arttığını gösteriyor. Kurban kesme oranı ise geçmiş yıllara kıyasla daha düşük seviyede seyrediyor. Katılımcıların yüzde 52’si bu yıl kurban keseceğini, yüzde 39’u ise kesmeyeceğini belirtti. Yüzde 10’luk bir kesim ise kurban kesiminde aktif rol almayacağını ancak ailesinin keseceğini söyledi. Bu oranlar, katılımın dolaylılaştığını, bireysel sorumluluğun yerini kolektif aidiyetin aldığına işaret ediyor. Bayram harcamalarında da benzer bir yönelim dikkat çekiyor. En fazla harcama yapılan alan yüzde 40’la tatil olurken, geleneksel alışveriş kategorileri olan yiyecek-içecek, kozmetik ve giyim harcamaları daha geride kaldı. Bu da bayramın ekonomik yansımasının da dini ritüellerden çok kişisel keyif ve konfor etrafında şekillendiğini ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 60'ı, bayram geleneklerinin artık sürdürülemediği görüşünde. Bu algının temelinde ise yalnızca nesil farkı ya da teknoloji yer almıyor, başlıca nedenler olarak “eski adetlerin kaybolması,” “yeni neslin bu kültürü tanımaması” ve “teknolojinin etkisi” görülüyor.  
Geleneksel ritüeller azalıyor

Yeni bir araştırma, toplumun Kurban Bayramı'nı nasıl algıladığını ve nasıl geçirdiğini detaylı şekilde gözler önüne serdi. Buna göre, geleneksel ritüeller modern yaşam pratikleri karşısında zemin kaybederken, bireysel konfor ve tatil anlayışı öne çıkıyor.

Kurban Bayramı yaklaşırken, bu önemli dini günün toplumsal bellekteki yeri ve bireylerin bayramla kurduğu ilişki de yeniden şekilleniyor. Geleneksel olarak ibadet, yardımlaşma ve aile birliğini simgeleyen Kurban Bayramı, artık birçok kişi için daha çok bir tatil ve dinlenme fırsatı anlamı taşıyor.

PRAGMA Araştırma’nın 2025’e dair bulguları, Türkiye’de bayram algısının hızla dönüşmekte olduğunu ve bireysel tercihlerle toplumsal ritüeller arasındaki dengenin giderek değiştiğini ortaya koyuyor.

Araştırmaya göre, katılımcıların çoğunluğu bayramı bir ibadet günü ya da toplumsal dayanışma fırsatı olmaktan çok, bir tatil dönemi olarak değerlendiriyor.

Katılımcıların yüzde 56’sı Kurban Bayramı’nın kendilerine öncelikle “tatil” çağrıştırdığını belirtirken, bu oran, bayramın dini ve sosyal anlamından uzaklaşarak bireysel dinlenme ve kaçışla özdeşleştiğine işaret ediyor.

Cinsiyetler arasında da algı farklılıkları dikkat çekiyor. Kadınlar için bayram daha çok “et/kavurma” ile ilişkilendirilirken, erkeklerin büyük çoğunluğu için bu dönem bir tatil fırsatı anlamına geliyor.

Kurban Bayramı'na yönelik planlara bakıldığında, aile ziyaretleri geleneksel anlamda en yaygın tercih olmaya devam ediyor. Katılımcıların yüzde 46’sı bu bayramda aile büyüklerini ziyaret etmeyi planladığını ifade etti. Bununla birlikte, yüzde 17’si memlekete gitmeyi, yüzde 15’i ise tatile çıkmayı tercih ediyor. Yüzde 12’si çalışmayı, yüzde 10’u ise evde kalıp dinlenmeyi düşündüğünü belirtti. Bu veriler, bayramı geleneksel ritüellerle geçirmeyi planlayanların azaldığını, bireysel tercihlere yönelimin arttığını gösteriyor.

Kurban kesme oranı ise geçmiş yıllara kıyasla daha düşük seviyede seyrediyor. Katılımcıların yüzde 52’si bu yıl kurban keseceğini, yüzde 39’u ise kesmeyeceğini belirtti. Yüzde 10’luk bir kesim ise kurban kesiminde aktif rol almayacağını ancak ailesinin keseceğini söyledi. Bu oranlar, katılımın dolaylılaştığını, bireysel sorumluluğun yerini kolektif aidiyetin aldığına işaret ediyor.

Bayram harcamalarında da benzer bir yönelim dikkat çekiyor. En fazla harcama yapılan alan yüzde 40’la tatil olurken, geleneksel alışveriş kategorileri olan yiyecek-içecek, kozmetik ve giyim harcamaları daha geride kaldı. Bu da bayramın ekonomik yansımasının da dini ritüellerden çok kişisel keyif ve konfor etrafında şekillendiğini ortaya koyuyor.

Katılımcıların yüzde 60'ı, bayram geleneklerinin artık sürdürülemediği görüşünde. Bu algının temelinde ise yalnızca nesil farkı ya da teknoloji yer almıyor, başlıca nedenler olarak “eski adetlerin kaybolması,” “yeni neslin bu kültürü tanımaması” ve “teknolojinin etkisi” görülüyor.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.