AB'nin 'risk listesi'ne Rusya'yı almasının sonuçları

Avrupa Komisyonu'nun, Rusya’yı kara para aklama ile terör finansmanı açısından yüksek riskli ülkeler listesine dahil etme kararı almasının yankıları sürüyor. Düzenleme bir ay içinde yürürlüğe girecek. Parlamento ile Konsey itiraz etmezse karar, AB finans kurumlarının Rusya bağlantılı işlemlerde daha sıkı kontroller yapmasını zorunlu hale getirecek. Rusya’da bu adım, siyasi nitelikli bir karar olarak değerlendirildi. Moskova, AB tarafından belirtilen somut bir eksiklik olmadığını savundu.

Uzmanlar, tartışmanın yeni olmadığını hatırlatıyor. Rusya’nın farklı risk kategorilerine alınması 2022’nin yaz aylarından bu yana Avrupa gündeminde yer alıyor. O dönem Rusya, FATF üyeliğinin askıya alınmasıyla karşılaşmıştı ancak kara listeye veya gri listeye alınmamıştı. 2024’te faaliyete geçen Avrupa Kara Para Aklama ile Mücadele Kurumu AMLA, artık kendi ülke risk değerlendirmesini hazırlıyor. Bu listede Kuzey Kore, İran, Afganistan ile Suriye gibi ülkeler bulunuyor. Monaco’nun da bu yıl listeye eklenmesi, yaklaşımın genişletildiğini gösteriyor.

Hukuk uzmanları, AB’nin kararının yasal sonuçlar doğurduğunu belirtiyor. Bankalar, aracı kurumlar ile resmi işlemlere dahil olan mali hizmet sağlayıcılarının Rusya bağlantılı her işlem için çok daha ayrıntılı inceleme yapmak zorunda kalacağı ifade ediliyor. Bu durum hesap açma süreçlerinden uluslararası para transferlerine kadar pek çok alanda müşteriler için daha uzun prosedürlere yol açabilir. Özellikle kurumsal hesapların nihai sahiplerinin tespiti veya fonların kaynağının açıklanması artık daha kritik bir unsur olarak öne çıkacak.

Uzmanlar, FATF’nin küresel finans sisteminin temel referans kurumu olduğunu hatırlatıyor. Bu nedenle Rusya’nın gri ya da kara listeye dahil edilmesi halinde tüm dünyadaki bankalar risk prosedürlerini sıkılaştırmak zorunda kalacağı uyarısı yapılıyor. Oysa şu anki AB kararı ise yalnızca Avrupa kurumlarını bağlayan bölgesel bir düzenleme niteliği taşıyor. Fakat AB altyapısını kullanan üçüncü ülke bankalarının da bu değerlendirmelerden etkileneceği, bunun özellikle Asya ile Orta Doğu’daki kurumlar için de ek riskler yaratabileceği belirtiliyor.

Finans uzmanları, AB bankalarının 2022’den bu yana Rusya kaynaklı işlemlere temkinle yaklaştığını hatırlatıyor. Birçok banka, yaptırım gerekçesiyle değil, risk değerlendirmesi nedeniyle bazı yasal işlemleri bile geri çevirmişti. Rusya’nın listeye alınması, bu tutumu resmileştiren bir çerçeve yaratacak. Böylece bankaların hesap kapatma veya transfer reddetme kararları daha kolay gerekçelendirilebilecek. Müşterilerin şikayet hakkı daralırken, bankaların uyum birimleri daha geniş takdir yetkisine sahip olacak.

Uzmanlar, Rus vatandaşlarının AB’de hesap açma ile mevcut hesaplarını sürdürme süreçlerinde güçlüklerin artacağını düşünüyor. Özellikle Rusya kaynaklı gelirleri olan kişilerin ek kontrollerle karşılaşacağı ifade ediliyor. Avrupa’da faaliyet gösteren Rus şirketleri için de mali işlemlerde gecikme veya işlemin tamamen reddi ihtimali büyüyor. Bazı uzmanlar, Rusya’dan gelen fonların önce “dost ülkelere” yönlendirilerek daha sonra AB’ye aktarılması yolunun da artık yüksek risk taşıdığına dikkat çekiyor.